../.
Nevin’in gözünden:
Buğulu bir perde aralanıyor. Sabah kalkışlarım gibi de değil. Aman Allah’ım vücudum ne kadar yorgun? Yatağımda değilim. Telaşlanıyorum birden. Nabzım hızlanıyor. Burası bir hastane odası. Birden sonra başımda bir hemşire beliriyor. Yavaş, yavaş zihnimde canlanıyor ayrıntılar. Karşı komşudaydım, salonda oturuyordum. Sonra, sonrasını hatırlamıyorum. Yoksa, Ozan Bey mi, getirdi beni buraya? Tanrım, ne kadar utanç verici bir durum. Yine o bayılmalarımdan birini yaşamış olmalıyım. Neyse ki, atlattım.
Bu sırada kapı açılır ve içeriye Ozan gelir.
“Nevin Hanım, geçmiş olsun! Bizi kaygılandırdınız ama şükür ki iyisiniz!”
“ Ozan Bey, size ne kadar teşekkür etsem, azdır. Evet, iyiyim. Sayenizde”
“ Ara sıra, böyle kendimden geçiyorum. Çoğunlukla evde olduğum için şimdiye kadar çok ciddi bir durumla karşılaşmadım.”
“ Doktorlar da bir sebebini bulamadılar. Tahlillerimde de bir anomali çıkmıyor. Alıştık böyle devam ediyor birkaç senedir.”
“ Hatırlıyorsunuz, değil mi? En son benim salonumdaydınız. Ben de getirdiğiniz, tiramusunun tabağını boşaltmak için mutfağa girmiştim.”
“ Döndüğümde, baygın haldeydiniz. Ben de hemen bir ambulans çağırdım. Sizi buraya getirdik. Birazdan doktorunuz da gelip, size bilgi verir, herhalde.”
“ Öyle alelacele çıktık ki, dairenize uğrayamadık. Kime haber vereceğimi de bilemedim!”
“ Ziyanı yok, Ozan Bey. Size karşı da mahcubum
inanın. Tatlı ikramının bir hastane
odasında biteceğini bin sene düşünsem aklıma getiremezdim. Kalben, teşekkür
ederim bir kez daha size.”
“ Kız kardeşim var. Bana bira uzak oturuyor,
ama. Haber vermeyerek, yersiz yere de
endişelendirmemiş olduk. Ben taburcu
olur, olmaz kendisini ararım.”
“ Bu arada siz de yoruldunuz, alıkoymuş gibi oldum,
sizi. Ne olur siz de evinize gidip, dinlenin.
Artık, görüyorsunuz, iyiyim.”
“ Hayır, Nevin Hanım. Lütfen, böyle konuşmayın. Taburcu olana kadar sizin yanınızdayım. Getirdiğim gibi size evinize yine ben
götüreceğim. İtiraz da kabul etmiyorum.”
Konuştukları gibi, doktorda Nevin Hanım’ın iyi
olduğunu ve taburcu edileceğini söyler. Ozan Nevin Hanım’ı arabasıyla
oturdukları apartmana getirir. İyi
olduğundan emin olduktan sonra, kendi dairesine geçerek, vedalaşır.
O gece, şimdiye kadar hiç hissetmediği bir duygu ile
yatağına girecektir. Birileri için
karşılıksız bir şey yapmış olmanın verdiği ; haz. Üstelik bu koşuşturmanın telaşı bedenini de
sokaktan gelen bir çocuk gibi yormuştur.
Pek uzun zamandır bu denli tatlı uykuyu tüm bedeninde hissederek yatağa girmemiştir.
../devamı yarın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder